21 Haziran 2011 Salı

GE - 6 Kazbegi

Passten asagi inip koylerin arasindan kivrilarak Kazbegi'nin merkezine variyorum. Varmamla da beraber tasimacilarin saldirgan sayilabilecek, gezdirme tekliflerinin arasinda kaliyorum. "Tan-dun" buranin svaneti'ye gore daha az turistik oldugunu soylemisti halbusu. maksadim pazarlik degil ama 50 lariden 30'a indiler tepedeki kiliseye cikarmak icin ingilizler duyunca vay anasina bie dun 60 cekmisleri diyorlar. artik bunaldim, adam hala devam ediyor, ingilize dedim bu ne deyior anliyomursun? rusca biliyor musun deyor, -bilsem sana niye soriyim yapraam- sonunda bu is icin param olmadigina ikna oldular.

sonucta "her seyin" oyle yada boyle bir anlami var. ve bir seyin anlami olmasi demek olmazsa olmaz bicimde birisi yada birileri tarafindan anlamlandirildigi anlamina geliyor - :) - mesela ari demek bal yada sokulmak demek. araba ulasmak demek gibi .... yani anlam anlamlandiranla anlamlandirilan arasindaki "islevsel" iliskiden doguyor. Turistik bolgelerdeki Gurculerin %80 icin de Turist "Sud" -inekten gelen- demek! bu onlarin kendi birikimleri ve uzaydan gelen yabanci Durist'le nasil "tanistiklari" cercevesinde kurulan bir iliski. mesela helehele motorla gezmek inanilmaz bir zenginlik alameti. Adamin altinda bmw araba var 5.20 ben jawa'ya biniyorum, sen zenginsin motorun var diyor. Algi da bu derece carpilabiliyor.


Bay Kazbegi'nin muzesine gidiyorum, buraya gelme sebeplerimden bir tanesi de bu. Tifliste yasarken herseyi birakip buralara gelip coban olmus, unlu bir gurcu yazar, Stalin onun kahramanlarindan esinlenerek kendsine Koba takma adini almis. Aleksandr Kazbegi hayatinin son yillarinda cildirmis ve Tifliste oldukten sonra nasi KAzbegi'ne geri getirilmis. Muze kapali. bakala gidip birseyler aldim ama bakiyorum lariler kayip, butun ceplere vs baktim yoklar.

Turizmin aci yada komik yuzu:


dolar olur mu diyorum yok olmazmis. motorun yanina gidip aranmaya devam ettim ama yoklar guzu gibi 50 lari kaybedilir mi yahu. o sirada jawa'yi bilen bir elemanla laflamaya basladik. obur bakkal dolar alir diyor beraber gittik sigara ve 2 yumurta alip parayi uzattim. bakkal arkadasin odedi dedi. iste supriz ustune supriz. icim sicak bohuca gibin oldu. nasil tesekkur etcem bilemedim, dolar vermeye calistim almadi. iste boyle celisik duygulara insani gark eden bir yer GE. daga dogru gidem bari. yukari cikarken yine konuk evi teklifleri halk olaydaki paranin kokusunu almis. her koy evi birer "gest havz" olmus. bu arada uzaktan bir balkondan iki ecnebi el sallayip gel gel yapiyor. gest havz tekliflerinin icinde kalmisken bu cagri kutaricim gazlayip o yana vardim. Polonyali bir cift onlar da motorla gelmisler, inanilmaz iyi ve yardimci olmaya calisan arkadaslar, bak gene icim bohuca kibin oldu. pazarlik ev sahibini biraz sasirtti, herhalde gelen ilk turk benim :P yada ilk iskoc! :P GE'de inanilmaz bir polonyali akini var. hani neredeyse yan mahaleden arkadaslariyla burda tesadufen karsilasiyorlar o derece :)

kalbimin penceresinde bir bukle :P


ev halkiyla yapilan buzul yuruyusu etkinliginden:






Guzzici arkadasla "Master"imiz Darth Vader. Bu ismi o takti, surekli homurdanan yasli ve komik bir kopekti...





bu gunlerden notlar:

- Normalde yemek cikmayan konuk evlerinde mutfagi mustakil olarak kullanabiliyoruz, ama burada cayir cayir yemek ciktigi icin benimkiler pek mutevazi kaldi, Ev sahipleri bohuca yureklilik edip, bana ikramlarda bulunuyorlar,corba vb... konuklarda (ingiliz polonyali vb)buna dahil masaya davet ediliyorum vs. bunlar burada hic insanlarin dikatini cekmezmis gibi geliyordu. benim icin muhim olan karnimin doymasi ve hasta olmamak, onun otesi luks, neyse. sanki bu tarz "gonlu bolluklar" sadece TR insanina ozguymus gibi izlenim vardi ben de ama hic de oyle degilmis. Avrupalisi da dahil. -tabi bunlar "gezmekte" olanlar-

- yanlis hatirlamiyorsam 82 model'den cafe racer yapan guzzici arkadasla tanismak -super keyifli birisiydi-. bmw'nin geri dondugu camurlu bayirdan yardirarak cikmam ve bu olaya gece haince gulerek kadeh kaldirmamiz. ahahahaha yasasin karalik tarafin gucu :P, bmw'de anekee lastikler olmasi ve eger ben gs'i suruyo olsaydim o gun en az bes kere topragi opecek olmamin, ilk motor olarak benim de 650gs almaya niyetlinmis olmamin da kesinlikle bir onemi yok!:). bu yolculukta yillardir tanisiyormus gibi -en azindan bana- gore iyi anlastigim iki kisiden birisiydi.

- sonunda bir koreli bulup, "filmlerinizin hastasiyim ule" demis olmak.

- foto cekmek yerine zaman ve emek harcayan, dag sarhosu -ickiden degil, sevmekten- gene bir polonyali kardesle tanisip, fransiz gardas'in hediye ettigi adiyaman tutununu onda kagitlara sarip icmek.

- Ev sahibinin beni gulumseyerek "good boy" diye ugurlamasi. bunu yaparken basimi oksayip biskuvi vermedi ama!

- Avusturyali'nin tam salami mideye yollarken, dur sen Turksun! o da domuz demesi. herhalde dini olarak mundar olmamdan korktu. yada domuz yiyor olmak Avsuturyada kendi etnik sinirlarini cizen unsurlardan birisiydi, ve bir turkun de bunu yapiyor olmasi, onda bir kimlik krizine neden olmus olabilir. Adamlar korkuyor, parti baskanlari gidip secim propgandasi yapmislar AU'da onlar acisindan oldukca tuaf ve urkutucu bir durum.

gene rezerdeyim uzerime afiyet, motorla su tepedeki kiliseye ugrayip meshur kazbegi fotosunun icine jawayi da yerlestirmek istiyorum. yukari cikarken baslangic yoresinde bazi yerliler saskin saskin bakiyor. ilk gun saldiran nivacilar, motorla cikilmaz demislerdi -ki buyuk ihtimalle salladilar- eh oldukca dik ve toprakta buyuk yariklar var, uygun bir yerde durdum, hem motor hem kendim icin:


buraya aslinda en temizi yuruyerek cikmak, ama ben o kadar "ruhani" biri degilim galiba. evet nihayetinde kilisenin bulundugu duzluge cikmayi basardim (evet zor yollar asan sert bi motorcuyum demek istiyorum :)). ve o meshur fotoya jawayi ve "asami" yerlestiriyorum :)


rampalarin ustasiyim ruzgarli vadilerin hastasiyim :P :


bir baska yorum:


arka tarafta bir yol arkadaki vadiye uzaniyor ordan gittim. guncel bir manastir var, tarim ve hayvancilik yapiyorlar. papazlarla az bucuk konustum ama foto vermek istemediler. neyse kamp icin duzluge geri dindum. "racink"ci arkadasin hedaye ettigi et konservem var. ama kolay acilir degil acacak lazim, cikardim cakimi "bir kamayla daglarda" konseptine uygun bicimde cakiyla isi hallettim:


evet caki ucuyla konserve acabilecek kadar "sert" biriydim ama icindeki yiyebilecek kadar degil! vatan sag olsun! paketleyip cadirin uzagina biraktim. ilk defa bu kadar ruzgarli bir yerde geceliyorum cadir ucacak gibi kaziklari caktim. hayirlisi olsun!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder